Ben Ruh, ben-"LİK" ise Kimlik anlamında Nefs'dir.. Hayvanlarda da Ben ve
Benlik vardır lakin onların "meşguliyeti sırf Dış Dünya olduğu için"
Kendilerinin (Ben) Kimliklerine (Benlik) Erişemezler.. Ve ki bu
Kendilerinin ve Kimliklerinin Varlık'da Hangi Mertebede (!) Bulunduğuna
Eremezler! O'nun azı çok çoğu azdır; hep az gelir! Ve bu onlarda Doğal
olandır, bunun fevkinde onlardan beklenen veya kınanacakları
hiçbir şey yoktur! Onlardan Murad zaten bizzat Doğal olarak içinde
bulundukları Yaşamlarıdır ve bu onlara Bağışlanmıştır.. Elbette İstisna
O'nun Şanındandır! Ne Kendilerini ne Nefislerini Bilmeleri icab etmez!
İnsan da aynı şekilde bir Doğal-Verili Yaşam içindedir (Fıtrat).. Fakat
bu Doğal (Kendiliğinden) Yaşam aynı zamanda İnsan Fıtrat'ını aşan bir
Mertebede cereyan eder (Kader).. Yani Doğal olan ve Doğa Üstü olan, onun
Yaşamında her yönden, her mertebeden Kendisiyle Birleşmiştir.. Yani o
sadece Doğasıyla Meşgul olup da asla Kendinden Perdelenemez! Fakat Açığa
çıktıkça Kendini örtebilir, ve ki Perdelendikçe de Açılabilir! Hatta
öyle ki, bütün olarak Dış Dünya'dan, Doğa'dan ve her türlü Ben-lik'den
çıkar da Sırf "Ruh" kalır! Ve öyle bir Varlık Mertebesindedir ki (!)
sanki bu Dünya'ya hiç gelmemiştir! Halbuki Dünya'dadır, ama Dünya ona
Perde olmaz! Hiçbir Kimlik de onu Hakikatinden Perdeleyemez! O sanki
saklı bir İnci, Mücevherdir! İstediği kadar örtünsün de kendine
zulmetsin, veya onu örtsünler, İnsan'ın Kader'i budur, yani Kulluk!
Ve kuşları yokladı (teftiş etti). Sonra: "Hüdhüd’ü niçin ben göremiyorum, yoksa o kaybolanlardan mı oldu?" dedi.
Çok geçmeden geldi. Ve: "Senin ihata edemediğin bir şeyi, ben ihata
ettim (öğrendim). Seba’dan sana yakîn (kesin) bir haber getirdim." dedi.
Sebe 20-22