"..şah damarından daha yakınız." (Kaf 16)
Ve doğu da
Allah’ındır batı da. Artık hangi tarafa dönerseniz dönün, Allah’ın Vechi
(Zat’ı) işte oradadır. Muhakkak ki Allah Vâsi’dir. (Bakara 115)
Onlar gerçekten Rab’lerine mülâki olacaklarından şüphe içindeler, öyle
değil mi? O, herşeyi ihata etmiştir, öyle değil mi? (Fussilet 54)
O, evveldir ve ahirdir, zahirdir ve bâtındır. Ve O, herşeyi en iyi bilendir. (Hadid 3)
Kuran'da bunca sayısız Ayet Lafzı böylece dururken, gidip de Tasavvuf
Ehlinin sözlerini doğru anlayamamak, illa ki yanlış anlamak, Şirk ile
Küfür ile suçlamak, nasıl bir anlayışsızlık, nasıl bir insafsızlık,
nasıl bir iftira ve büyüklenmedir ! Bu nasıl vicdan !
Erkek ve
kadın müminlerin, bu iftirayı işittiklerinde kendi vicdanları ile hüsnü
zanda bulunup da, "bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi?
(Nur 12)
Onu duyduğunuzda "Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Haşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır..." demeli değil miydiniz? (Nur 16)
"Siz hiç düşünmez misiniz ?" (Nahl 17)
"«Sen mü'min değilsin» demeyin. İşte Allahın katında bir çok ganimetler vardır." (Nisa 94)